Ve Eylül Bir Ayın Adıdır Aslında

Şükür, kitap yazdırana Kristalize olmuş düşüncelerden, damıtılmış duygulardan, ağıta dönüşmüş kelimelerden oluşan bir kitap kaleme almış şair, yazar Hikmet Kızıl. Kitabın hem duygu, hem düşünce yüklü sayfaları arasında ilerlerken gâh kendinizi bir kahraman gibi hissediyorsunuz, gâh bir düşünür Kimi zaman gözyaşına boğulup kalıyorsunuz, kimi zaman da hayatın acımasız yüzü ile karşılaşıp hazan mevsiminde soluğu alıyorsunuz Ve dalıp gidiyorsunuz Kitabın sonuna geldiğinizde, ne yazık, dökülecek yaprak kalmadı artık, diyorsunuz. Bir de büyük bir edebi haz alıyorsunuz sayfalar arasında yolculuk yaparken. Şiirsel bir dil kullanmış yazar. Kendine has ve duygu yüklü. Kelimeler, cümleler ve paragraflar bir saza, bir müziğe ve bir ahenge dönüşmüş. İtiraf edeyim ki, kitabı okurken çok büyük keyif aldım. Sanata, düşünceye ve duyguların sihirli dünyasına ilgi duyan herkesin keyifle okuyacağını tahmin ediyorum. Eminim ki, Montaigne'in raflardaki saltanatını hiç kaybetmeyen ünlü kitabı "Denemeler" in yanı başında dimdik durabilecektir. "Ve Eylül Bir Ayın Adıdır Aslında" kitabı. Bundan büyük gurur duyuyorum. Gurur duyuyorum; çünkü ruhuyla, düşünceleriyle, kelimeleriyle, sesiyle, emsalleri arasında dik duramayan, kulaklarımıza yeni bir şey fısıldamayan kitaplara kitap diyemiyorum. Demem o ki "Ve Eylül Bir Ayın Adıdır Aslında" kitabı, şiir gibi bir kitaptır. Bize düşen, duygusal ve düşünsel dağlara tırmanmaya çalışan Hikmet Kızıl'ı okumaktır ve anlamaktır. Onu okuyarak kendimizi tanıyacağız, onu okuyarak toplumumuzu tanıyacağız, onu okuyarak yaralarımıza neşter atacağız Bildiklerini onurluca söyleyen ender yazarlarımızdandır. Ağzını ve kalemini eğip bükmeden yazabilen yazarlar, hiç kuşkusuz ki, adam gibi yazarlardır. Namuslu insanlardır. "Ve Eylül Bir Ayın Adıdır Aslında" kitabında değerlerin dilinden süzülmüş kelimelerle tanışacak gözleriniz ve yüreğiniz. Ve belki de o zaman lime lime eriyecektir içinizdeki buz dağlarınız. Aklın sustuğu, yüreğin coştuğu bir kitap Halkın içinde yaşayan biri şairdir Hikmet Kızıl. Sorunları, sıkıntıları, acıları bire bir müşahede ediyor. Böyle bir ayrıcalığı var. Pierre Loti tepesinden seyretmiyor dünyayı. Belki de bunun içindir ki, kelimelerinde ve cümlelerinde hep bir acı, hep bir hüzün kokuyor... Hülasa Acıları, hüznü ve hazanı ilk haber veren yüreği yanık bir şairimizdir Hikmet Kızıl. Şu hususa parmak basmadan edemeyeceğim: Otuz senelik bir kitap yolcusuyum. Öyle bir noktaya geldim ki, neredeyse tüm hayatım kelimelerin gölgesinde geçmektedir. Bunca zamandan sonra yaşadığım en büyük sıkıntı, kitapların çoğundan hiçbir hazzı alamamamdır. Edebi haz vermeyen, duyguların yüreğinden beslenmeyen kitapları okuyamaz oldum. "Ve Eylül Bir Ayın Adıdır Aslında" kitabı, hiçbir yerinde bu sıkıntıyı yaşatmadı bana. Bu kitabın birçok kitaba giden bir yolun ilk basamakları olduğunu hisseder gibiyim. Yeter ki siz kelimelerle dostluk kurun, onlar sizi nerelere götürmez ki! Mehmet Ballı