Özgürüm Ama Mecburiyet Var; Diyarbakırlı ve Muğlalı Gençler Anlatıyor Diyarbakırlı ve Muğlalı Gençler Anlatıyor

Stok Kodu:
9789750511592
Boyut:
150-215-0
Sayfa Sayısı:
231
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-04-05
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%30 indirimli
9,00TL
6,30TL
9789750511592
1160202
Özgürüm Ama Mecburiyet Var; Diyarbakırlı ve Muğlalı Gençler Anlatıyor
Özgürüm Ama Mecburiyet Var; Diyarbakırlı ve Muğlalı Gençler Anlatıyor Diyarbakırlı ve Muğlalı Gençler Anlatıyor
6.30
Mahalledeki Türk çocukları bizim Türkçemizle dalga geçerlerdi. İşte kıro, şu, bu. Bir gün o kadar sinirlenmiştim, Nuri diye bir çocuk vardı, onu dövdüm. Sonra öbür çocuklar bana saldırdılar. Burcu adında bir kız vardı. Bilmiyom artık üzüldü mü ne, geldi yanıma. Pastaneye gittik, muzlu, tek kişilik pastalar oluyor. Ondan ikram etmişti. Tadı çok güzeldi yani, köyde bu tür şeylerin olmayınca. İlkokulda çoğunlukta bizdik. Fakat orada da biz Türklere eziyet ediyorduk ya. Birkaç tane Türk çocuğu vardı biz her gün dövüyorduk, dayak atmadan eve göndermiyorduk. Ben onu anlamıyorum. Yani niye öyle bir şeyler yapmışız? Fırsat gelince demek biz eziyoruz. Yani neydi, psikolojik bir şey miydi? O zaman kafamıza öyle bir şey mi yerleşmişti? Ya yanlış anlaşılmasın da ben Kürtleri sevmiyorum. Marmariste her adım attığımda önümden mutlaka üç tane Kürt geçiyor. Neden sevmiyorum? Ülkemizde şehit dediğimiz bir olay var. Sevmiyorum. Yolda şuradan geçse laf atarım. O dereceyim. Ama hani yanlış anlaşılmasın. Onları ayırdığımdan değil, sevmiyorum sadece. Kürtlere karşı bir ön yargım vardı. Ya bunların hepsi Türkiyeyi sevmiyor zaten, biz bunları niye sevelim falan gibi bir şeyim vardı. İçten içe geçiriyordum. O da çok değişti. Hani artık herkesle konuşabilirim; nasıl diyeyim, bir şeyler paylaşabilirim. Herkes benim arkadaşım olabilir. Önceden bunun şivesi de farklı diyordum. Konuşurken böyle bir canım sıkılıyordu falan. Artık hani çok dar baktığımı anladım. Artık hiç öyle bir şeyim yok hani; her kültürden, her şeyden insanlarla konuşabilirim. Gençler Türkiyede yakın geçmişte yaşananlar hakkında ne düşünüyorlar? Özellikle otuz yıla varan savaşın şiddet ortamı, onların zihninde nasıl bir tortu bırakmış? Asıl önemlisi, Türkiyenin Doğusundaki ve Batısındaki gençler, Türkler ve Kürtler, birbirleri hakkında ne düşünüyorlar? Leyla Neyzi ve Haydar Darıcı, Diyarbakırlı ve Muğlalı gençlerle yaptıkları derinlemesine söyleşilerde, birbirini anlamanın haritasını seriyorlar önümüze. Önyargıların, kaygıların, öfkelerin, kitlenmelerin ama aynı zamanda empatinin, dostluğun, alış verişin haritası Birbirini ve ötekini tanımanın insanı nasıl genişlettiğine dair, genç seslere kulak vermek için
Mahalledeki Türk çocukları bizim Türkçemizle dalga geçerlerdi. İşte kıro, şu, bu. Bir gün o kadar sinirlenmiştim, Nuri diye bir çocuk vardı, onu dövdüm. Sonra öbür çocuklar bana saldırdılar. Burcu adında bir kız vardı. Bilmiyom artık üzüldü mü ne, geldi yanıma. Pastaneye gittik, muzlu, tek kişilik pastalar oluyor. Ondan ikram etmişti. Tadı çok güzeldi yani, köyde bu tür şeylerin olmayınca. İlkokulda çoğunlukta bizdik. Fakat orada da biz Türklere eziyet ediyorduk ya. Birkaç tane Türk çocuğu vardı biz her gün dövüyorduk, dayak atmadan eve göndermiyorduk. Ben onu anlamıyorum. Yani niye öyle bir şeyler yapmışız? Fırsat gelince demek biz eziyoruz. Yani neydi, psikolojik bir şey miydi? O zaman kafamıza öyle bir şey mi yerleşmişti? Ya yanlış anlaşılmasın da ben Kürtleri sevmiyorum. Marmariste her adım attığımda önümden mutlaka üç tane Kürt geçiyor. Neden sevmiyorum? Ülkemizde şehit dediğimiz bir olay var. Sevmiyorum. Yolda şuradan geçse laf atarım. O dereceyim. Ama hani yanlış anlaşılmasın. Onları ayırdığımdan değil, sevmiyorum sadece. Kürtlere karşı bir ön yargım vardı. Ya bunların hepsi Türkiyeyi sevmiyor zaten, biz bunları niye sevelim falan gibi bir şeyim vardı. İçten içe geçiriyordum. O da çok değişti. Hani artık herkesle konuşabilirim; nasıl diyeyim, bir şeyler paylaşabilirim. Herkes benim arkadaşım olabilir. Önceden bunun şivesi de farklı diyordum. Konuşurken böyle bir canım sıkılıyordu falan. Artık hani çok dar baktığımı anladım. Artık hiç öyle bir şeyim yok hani; her kültürden, her şeyden insanlarla konuşabilirim. Gençler Türkiyede yakın geçmişte yaşananlar hakkında ne düşünüyorlar? Özellikle otuz yıla varan savaşın şiddet ortamı, onların zihninde nasıl bir tortu bırakmış? Asıl önemlisi, Türkiyenin Doğusundaki ve Batısındaki gençler, Türkler ve Kürtler, birbirleri hakkında ne düşünüyorlar? Leyla Neyzi ve Haydar Darıcı, Diyarbakırlı ve Muğlalı gençlerle yaptıkları derinlemesine söyleşilerde, birbirini anlamanın haritasını seriyorlar önümüze. Önyargıların, kaygıların, öfkelerin, kitlenmelerin ama aynı zamanda empatinin, dostluğun, alış verişin haritası Birbirini ve ötekini tanımanın insanı nasıl genişlettiğine dair, genç seslere kulak vermek için
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 6,30    6,30   
2 3,28    6,55   
3 2,23    6,68   
6 1,13    6,80   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 6,30    6,30   
2 3,28    6,55   
3 2,23    6,68   
6 1,13    6,80   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 6,30    6,30   
2 3,28    6,55   
3 2,23    6,68   
6 1,13    6,80   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 6,30    6,30   
2 3,28    6,55   
3 2,23    6,68   
6 1,13    6,80   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 6,30    6,30   
2 3,28    6,55   
3 2,23    6,68   
6 1,13    6,80   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 6,30    6,30   
2 3,28    6,55   
3 2,23    6,68   
6 1,13    6,80   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 6,30    6,30   
2 -    -   
3 -    -   
6 -    -   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat